Çözüm
11 Mart 2016 11:46 | 2308 kez okundu
09.03.2016 Çarşamba Günü Kırklareli Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürümüz Sayın Hakan Keçeci’nin önderliğinde İstanbul Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürümüz Sayın Hamit Aygül, Tekirdağ Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürümüz Sayın Zekeriya Sarıkoca ve Edirne Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürümüz Sayın Orhan Sarı Başkanımız Ali Dermenci’yi makamında ziyaret ederek, Bölgemizde tarım ve hayvancılık başta olmak üzere özellikle son günlerdeki kırmızı et ve süt fiyatlarındaki yaşanan sorunlar ve bunlarla ilgili alınacak tedbirler konusunda bilgi alış verişinde bulundular.
Ziyaretlerinden dolayı çok memnun olduğunu belirten Başkan Dermenci, kendilerine teşekkür ederek, Trakya ve bölge hayvancılığımız ile ilgili bilgiler verdi. Dermenci, “ Trakya bölgemiz hastalıktan ari, hayvancılık konusunda yatırım üssü ve damızlık gebe düvede de cazibe merkezi haline gelmiştir. En kaliteli hayvanlar Trakya’mızda yetiştirilmektedir. Fakat son dönemlerde yüksek girdi maliyeti ile çiğ süt üretmek zorunda kalan çiftçiler, süt fiyatının maliyetin altına düşmesiyle zarar ettiği için maalesef ki süt ineklerini kesime göndermektedirler. Şuan için çiğ süt fiyatının düşük, kırmızı et fiyatının da yüksek olması, zarar eden üreticiye inek kesimini cazip göstermektedir. Fakat elinde yeterince hayvanı kalmayan ve zor zahmet kendilerini idame ettirme çabasında olan üreticilerimiz süt ineklerinin kesime gitmesiyle ciddi sıkıntılar yaşamaktadırlar. Süt fiyatları muhakkak revize edilerek, dengede tutulmalıdır. Unutulmamalıdır ki üretici olmazsa, hayvan olmaz, hayvan olmazsa süt olmaz, süt olmazsa sağlıklı bir yaşam da olmaz.
Ayrıca süt fiyatlarındaki düşüş kabul edilemez bir durum. Süt sanayicilerinin Ege ve iç Anadolu’daki fiyatları öne sürerek fiyat düşüşüne gitmeleri, bindikleri dalı kesmekten başka bir şey değildir. Özellikle Trakya bölgesinde süt fazlalığının aksine süt üretiminde azalma vardır. Süt sanayicilerimiz burada fırsatçılık yapmaktadırlar. Süt üretiminin yüksek olduğu bazı bölgelerde dönemsel olarak yaşanan süt fiyatlarındaki düşüş normal karşılanıp, süt fazlalığı olmayan diğer bölgelere yansıtılmamalıdır.
Nasıl Akdeniz ve Ege bölgelerimizde naranciye, sebze, meyve gibi üretimi çok olan ürünlerin fiyatları bu bölgelerde düşük olmakla beraber diğer bölgelerde bu ürünlerin fiyatları arasında fiyat farkı varsa, Ege bölgesi gibi süt üretimi çok olan yerlerdeki süt fiyatlarındaki düşüş te diğer bölgelere yansıtılmamalıdır. Ayrıca bölgemizde üretilen sütün %95’i soğuk zincirden geçtiğinden dolayı süt kalitesinin kesinlikle diğer bölgelerle karıştırılmaması gerekmektedir.
Öte yandan Bakanlığımızın süt fazlalığının eritilmesi için yaptığı uygulamalara, Suriye’den gelerek kamplarda yaşayan yaklaşık 3 milyona yakın Suriyeli mülteci kardeşlerimize süt ve süt mamullerinin dağıtılması da eklenirse ve okul sütündeki başarı bu uygulama da gerçekleşirse ülkemizdeki hem süt fazlalığı azalmış olur, hem de insani bir yardım yapılmış olur” dedi.